Erkam Tüzgen: Amacımız teknoloji girişimciliği ve üretimini topluma yaymak


♦ LEVENT AKBAY

Tüzgen: “Bilişim Vadisi’nde bugün ismini neredeyse hiç duymadığımız ama yakın gelecekte bütün dünyanın duyacağı ‘gizli hazinelerimiz’ var. Örneğin ‘From Your Eyes’ adında çok genç, görme engelli arkadaşımızın kurduğu bir şirket var.”

Bilişim Vadisi Genel Müdürü Erkam Tüzgen Bilişim Vadisi’nin Türkiye’de teknoloji girişimciliğini ve üretimini kolaylaştırmak, bunu bir kültür olarak bütün topluma yaymak için kurulduğunu söyledi. Erken aşama ve ileri düzey girişimcilikle alakalı çok çeşitli destek enstrümanları ve mekanizmaları olduğuna dikkat çeken Erkam Tüzgen, “Bilişim Vadisi bünyesinde şu anda 600’den fazla firma bulunuyor. Bunların arasında henüz yaşı 18’i doldurmadığı için babası adına şirket kurup, kendisi orada işçi görünen gencin firması da var. Dünyanın en büyük mühendislik şirketlerinin araştırma-geliştirme ofisleri de var. Dolayısıyla çok geniş bir skaladan bahsediyoruz.” ifadesini kullandı. “Erkam Tüzgen Bilişim Vadisi ile ilgili olarak şu bilgileri verdi: “Bilişim Vadisi 2009’da kuruldu. Türkiye’nin askeri alanda gösterdiği teknolojik başarıyı sivil alanlara da yayabilmek,sivil alanlarda da göstermek için faaliyete geçen teknoloji ve inovasyon üssü olarak tanımladığımız
bir mekan burası. Halihazırda dört yerde faaliyet gösteriyoruz. Merkezimiz Kocaeli Gebze’de. Vadi İstanbul’da bir şubemiz  mevcut.  İzmir’de Urla ve Azerbaycan Bakü’de şubelerimiz mevcut. İnşallah artarak, büyüyerek yolculuğumuza devam edeceğiz.

Bizim hedefimiz Türkiye’nin fikri bağımsızlığını, kültürel bağımsızlığını ortaya koyabilmek için ihtiyaç duyulan ekonomik bağımsızlığa
giden yolda teknoloji şirketlerinin, startup’ların daha kolay var olma büyümesini, var olmasının yaygınlaşmasını sağlamak. Günümüz dünyasında ekonomik büyümenin en hızlı aracı startup’lar ve startup modeli girişimcilik. Bundan daha hızlı gelişen bir ekonomik
büyüme modeli günümüz dünyasında yok. Biz de Türk gençliğinin daha kolay startup’lar kurabilmesi ve geliştirebilmesi için çalışıyoruz.
Bizim elimizde şu anda 600’e yakın şirket faaliyet göstermekte. Bunların içinde TOGG gibi çok büyük şirketler olmakla birlikte henüz bir şirket bile kurmamış, ileride bir şirket kurmak üzere bir araya gelmiş ekipler de bulunuyor. Biz bu şirketlere en erken aşamada, önce ekip oluşturma, bir fikir geliştirme, o fikri olgunlaştırma, şirket kurma, kurduğu şirketin ticarileşmesi, globalleşmesi, yatırım alması gibi uçtan uca bütün süreçlerini destekleyecek hizmetler sunuyoruz.
Diğer taraftan büyük şirketlerde de ar-ge şirketlerinde de Türkiye’de yüksek teknolojiyi geliştirmeyi kolaylaştırmak ve desteklemek için
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı aracılığıyla ar-ge teşviklerini sağlıyoruz. Burada KDV teşviği, Gümrük Vergisi, Kurumlar ve Gelir vergisi muafiyetleri gibi muafiyetleri bizim vesilemizle şirketler kullanabiliyorlar.

-Önceliklerimizin başında mobilite geliyor
Bilişim Vadisi olarak bizim bazı önceliklerimiz var. Bunların en başında mobilite sektörü geliyor, yani ulaşım teknolojileri. Kara, hava,
deniz, raylı sistemler gibi ulaşımın her alanında bünyemizdeki firmalara destek vermeye çalışıyoruz. Burada asıl yapmaya çalıştığımız
bu alanda çalışan firmaları bir araya getirmek. Bir başka sektör, bağlantılı sistemler sektörü. Yine bir diğeri siber güvenlik, akıllı şehirler, tasarım, oyun, finans teknolojileri gibi çeşitli alanlarda faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bizim yapmaya çalıştığımız şey şirketlerin bir araya gelmesiyle bir değer üretmek. Şirketler arasında kurulacak irtibatın bizatihi bir değer olduğuna inanıyoruz ve bunu da gözlemliyoruz.

-En büyük katma değer ekosistem 

TOGG vesilesiyle Türkiye’de mobilite alanında çalışan 120’nin üzerinde çalışan şirket bulunmaktadır.
Bunlar ulaşım sistemleri ile ilgili çalışıyorlar. Bunların kimisi birbiriyle çalışıyor. Kimisi TOGG’a çalışıyor. Bunların bir araya getirilmesi ile
bir ekosistem oluşuyor. Bu ekosistem, bu şirketler normalde ayrı yarı yerlerde olsalardı, normalde elde edemeyecekleri başarıyı, bir araya
geldiklerinde elde etmelerini sağlıyor.
Örneğin 1-2 yıllık genç bir firmanın global iş yapan kurumsal firmalara iş yapan, ürün satan bir hale gelmesi çok alışık olduğumuz bir
durum değildir. Ama böyle bir firma ilk satışını TOGG’a yaptıktan sonra yabancı bir otomobil üreticisine çok daha kolay bir şekilde ürün satabiliyor. İkinci yılında, ücüncü yılında çok büyük rahat ihracat rakamlarına ulaşabiliyor firmalarımız. Netice olarak biz burada evet
firmalara teşvikler sağlıyoruz, firmalara mentörlük sağlıyoruz, onlara eğitimler veriyor, networkler sağlıyoruz ama en büyük katma değerimiz burada oluşturduğumuz ekosistem.
Yine faaliyet gösterdiğimiz alanlardan bir tanesi de akıllı şehirler. Bu alanda hem kendi bünyemizde çeşitli girişimcilerimiz olduğu gibi
aynı zamanda Esenler Belediyesi’nin yürütmekte olduğu Nar İnovasyon Kenti projesinin de ortağıyız. Orada bir teknopark kuruldu, Esenler
Teknopark. Biz Bilişim Vadisi olarak o Teknopark’ın kurucu ortakları arasındayız. Burası dünyada benzeri olmayan yenilikçi bir platform olacak. Yani tamamen teknoloji geliştirmek üzere kurulmuş altyapıların girişimcilere, ar-ge firmalarına sağlandığı bir şehir kuruluyor sıfırdan. Burada hem şehirdeki ulaşım teknolojileri, hem iletişim teknolojileri, hem akıllı cihazlarla ilişkili teknolojiler, dronlarla teslimata kadar aklınıza ne geliyorsa bu tür teknolojilerin hem geliştirilmesi, hem test edilmesi, hem ticarileşmesi için bir platform sunuyor olacağız.
Bizim bünyemizde halen faaliyet gösteren çeşitli firmalar var. Bunlardan biri örneğih Saha Robotik firması. Bir teslimat robotu geliştiren
bir firmamız. Bu firmamızın geliştirdiği robot halen İstanbul’da bazı rezidanslarda teslimat amacıyla kullanılıyor. ‘Getir’den de sipariş verebilirsiniz, ya da bu robotu kullanan yerden de sipariş verebilirsiniz. Robota ürün yükleniyor. Robot kendisi asansörle iletişime geçmek suretiyle ilgili kata çıkıyor. İlgili kapıyı kendisi buluyor. Kapıyı çalmak yerine daha önce kendisine daha önce bildirilen telefonları arıyor. Kapı açıldığında da bunu tespit edip, kendi kapaklarını açıp ürün teslimatını yapıp müşteriye teslim edilmesini sağlıyor. Bu tamamen
Türkiye’de geliştirimiş, yerli teknolojilerle faaliyet gösteren bir firma. Bunun gibi Bilişim Vadisi’nde akıllı şehirlerle ilgili çalışan çok sayıda
firma var.
Şu anda bünyemizde 8 bine yakın personel faaliyet göstermekte. Bunların 6 bin kadarı teşviklerinden yararlanan ar-ge,yazılım ve tasarım
personelinden oluşmakta.

-Bilişim Vadisi’nin yatırım fonları 

Bizim girişimcilerimize sağladığımız desteklerden bir tanesi de yatırım desteği. Bizim iki tane yatırım fonumuz var. Aslında buna iki buçuk fonda diyebiliriz. Bir tanesi Al Baraka Portföy ile bir tanesi de Arz Portföy Yönetim Şirketi ile. Başarılı iyi giden startup’lara yatırım yaptığımız girişim sermayesi fonlarımız var.

DIGIAGE
Bir de DIGIAGE diye oyun sektörüne yatırım yapmak için kurduğumuz özel bir entrümanımız var. Girişimcilik sektörü cok dinamik bir
sektör. Geleneksel fonların yatırım yapmakta zorlandıkları bir sektör. Bu yüzden girişim sermayesi yatırım fonu diye özel bir enstrüman mevcut. Ancak oyun girişimciliği bunların da ötesinde çok daha dinamik bir alan. Ve aslında dinamik olmak üzere kurulmuş girişim sermayesi fonları bile bu alana yatırım yaparken zorlanıyorlar. Bu yüzder DIGIAGE diye ayrı bir yapı kurduk. Biz bu yapıya girişimcilere, hatta girişimcilere değil girişimci olmak isteyen bireylere eğitimler veriyoruz. Biz DİGIAGE ile yapmak istediğimiz şu. Biz oyun girişimcisi olmak isteyen gençleri bir çağrıyla davet ediyoruz. Bunların içinde senarist de var, bir müzik öğretmeni de olabilir. Kod yazan bir girişimci adayı da olabilir veya grafiker veya bölüm tasarımcısı da olabilir. Bu yetkinliklere sahip gençlere davet ediyoruz. Bu gençler arzu ederlerse takım olarak, arzu ederlerse birey olarak bize başvurabiliyorlar. Biz bireysel başvuranları da takım haline getiriyoruz. Eksik üye varsa takımları tamamlıyoruz. Bunlara başlangıç düzeyinde eğitim veriyoruz. Bu eğitimin neticesinde kendilerinden bir proje geliştirmelerini bekliyoruz. Ortaya çıkan projeleri inceliyoruz. Başarılı bulduklardımızın şirket kurmalarına destek oluyoruz. Sonra bu şirketlerin gidişatlarını takip ediyoruz. Bunlar içinden de başarıya ulaşacaklarını umduklarımıza finansal yatırım yaparak büyümelerini destekliyoruz. Dolayısıyla Bilişim Vadisine birey olarak bir kişi, bir öğretmen bir yazılımcı veya kendisini yeni yetiştirmek isteyen bir genç, birey olarak gelip bir oyun şirketinin ortağı olarak, yatırım almış bir oyun şirketinin ortağı olarak Bilişim Vadisi’nden ayrılabiliyor.

-2 okul açıldı
Yaklaşık 2 sene önce biz 2 tane de okul açtık. Biri İstanbul’da biri Kocaeli’nde olmak üzere. Bu okullar yenilikçi bir metodla eğitim veren
yazılım okulları. Bunlar öğretmensiz ancak yüzyüze eğitim veren yeniikçi bir model. Temel dayanağı akran öğrenmesine dayanıyor. Öğrencilerin birbirlerinden öğrendikleri, kendi öğrendikleri ve birbirleri ile iş yapmaktan öğrendikleri bir modele dayanıyor bu sistem.
En büyük iddiası da şu. Ortalama algoritmik düşünme kabiliyetine, ortalama hafızaya sahip bir kişiyi çok iyi bir yazılımcı yapacağımızı iddia ediyoruz biz bu okullarda. Şimdiye kadar bine yakın kişiyi bu okullara kabul ettik ve 40’a yakın mezun verdik. Bu okulların bir özelliği de öğrencilerin kendi hızlarında ilerlemelerine müsaade etmesi. Dolayısıyla başarılı bir öğrenci 8 ayda birinci aşamayı bitirirken, daha az vakit ayırabilen bir öğrenci eğitim süresini 1,5 yıla kadar uzatabiliyor. Ve bu okullarda verilen eğitim Fransa’da lisans seviyesinde denkliğe sahip. Biz de benzerini Türkiye’de getirmeye gayret ediyoruz. Bu okulların verdiği ikinci basamak eğitim ise Fransa’da yüksek lisans derecesine denk kabul ediliyor. Biz de bu okullarda Türkiye’deki sisteme de adapte etmeyi sağlayıp öğrencilerimizin hem iyi bir eğitim almasını hem bu eğitimi gösterir şekilde sertifikalandırılmasını sağlayacağız.
Cumhurbaşkanımız bir konuşmasında bahsetmişti; artık diplomaların ehemmiyetinden ziyade yetkinlikerin öne çıktığından söz etmişti. Biz Bilişim Vadisi olarak diplomaya değil yetkinliklere bakarak işe alıyoruz. Bizle çalışan firmalara da bunu tavsiye ediyoruz. Verdiğimiz eğitimle de iyi yetkinlikler kazandırıyoruz. Şimdiye kadar 40’a yakın mezunumuz var. Bu mezunlarımız da kurumsal firmalarda iyi iş bulabilen katma değerli istihdama katılan öğrencilerimiz. Arçelik gibi Baykar gibi kurumsal firmalarda istihdam edilebiliyorlar. Milli Teknoloji Hamlesi, Türkiye’nin Yükzek Teknoloji ürün geliştirme kapaisitesini artırmayı hedefleyen, yüksek katma değerli ürün geliştirmesini hedefleyen ve Türkiye’yi orta gelir tuzağından çıkaracak en büyük araç aslında.

-Temel fonksiyonumuz…
Biz Bilişim Vadisi olarak burada bizim temel fonksiyonumuz; Türkiye’de buna katkı sunacak olan asıl aktörler girişimciler, teknoloji
geliştiricileri, ar-ge çalışanları. Biz de bunların çalışmalarını kolaylaştıracak bir pozisyondayken Biz girişimcilere Ar-Ge firmalarına teşviklerden yararlandırarak, network sağlayarak, ağ sağlayarak, ilişki sağlayarak, ihtiyaç duydukları takdirde kamu ilişkileri sağlayarak birbirleri arasındaki irtibatı güçlendirerek, iş yapma potansiyellerini artırarak, uluslararası faaliyetlere katılmalarını sağlayarak, bu firmaların hem kapasitelerini artırmayı hem ticari kabiliyetlerini geliştirmelerini ve neticede başarılı olmalarını hedefliyoruz.

Büyük projeler var
Aslında milli teknoloji hamlesinin kalbinde yatan bazı büyük projeler de var. İşte bunlardan bir tanesi Türkiye’nin kendi otomobilini  üretmesi, uzay görevlerine başlanmasıydı. Büyük işler aslında kendilerinden çok daha daha büyük dönüşüme aracılık ederler. Bugün kullandığımız pekçok teknoloji zamanında Amerika ile Rusya arasındaki uzay yarışı esnasında ortaya çıkmış olan teknolojilere dayalı.
Bugün de TOGG vesilesiyle uzay yarışı, Uzay Programı vesilesiyle, böyle diğer büyük projelerimiz vesilesiyle bunu savunma sanayisinde en çok gördük. Bu vesileyle pek çok küçük firmanın çok ciddi bir Ar-Ge birikimi oluyor. TOGG inşallah kendisi çok büyüyecek, global bir otomobil veya mobilite şirketi haline gelecek. Ancak TOGG büyürken kendisinin yanında onlarca yüzlerce şirketin de büyümesini güçlenmesini ve teknoloji üretmesini sağlayacak. İnsanlığı ilk kez uzaya götüren Satürn 5 roketi için 4 bin ayrı firma parça üretmekteydi. Bunun bir benzerini TOGG ile kendi uzay programımız ile kendi askeri sanayimiz savunma sanayimiz ile aynı başarıyı yakalamayı hedefliyoruz.