Siemens Finansal Hizmetler’in (SFS) yayınladığı yeni bir araştırma, dijitalleşmenin üreticilere sunduğu potansiyel değeri inceliyor.
Siemens Finansal Hizmetler (SFS), Hannover Messe 2017’de ilk kez açıklanan ve dijitalleşmenin üreticiler açısından değerini inceleyen bir araştırma yayınladı. Yeni nesil dijitalleştirilmiş teknoloji (bir diğer adıyla Endüstri 4.0), üretim verimliliğinde artış, daha iyi planlama ve tahminlerde bulunma, rekabet becerilerinde gelişme ve daha üstün finansal sürdürülebilirlik gibi yollarla üreticilerin performanslarını arttırmalarına olanak tanıyor. Dijitalleşmenin üreticiler açısından önemi ve potansiyeli, Siemens’in Hannover Messe’de bulunmasının temel nedenini teşkil ediyor. Verimliliğin çeşitli boyutları, sanayi ve ülkelere göre ciddi farklılıklar gösteriyor. Ancak, aynı sayıda ürünü daha düşük maliyetle üretmek veya aynı maliyetle daha fazla sayıda ürün üretmek anlamına gelen üretim verimliliğinde artış kavramı, maliyet ve marjlar üzerinde açık ve hesaplanabilir bir etki oluşturuyor. Yeni makale ise bu olumlu etkiye Dijitalleşme Verimlilik Primi adını veriyor. 11 ülkede bulunan 60’ın üzerinde uluslararası sanayi şirketinin, uzman yönetim danışmanlık şirketinin ve akademik uzmanların görüşlerini derleyen makale, farklı sanayi sektörleri için Dijitalleşme Verimlilik Primini tahmin eden bir model geliştirdi. Potansiyel Dijitalleşme Verimlilik Priminin (tüm imalat sektörleri) 2025 itibariyle toplam gelirlerin %6,3 ila %9,8’ü arasında olacağı öngörülüyor.
Makale, dijitalleşmenin imalat verimliliğini arttıracak şekilde nasıl hayata geçirilebileceğini göstermek için ilaç ve yiyecek-içecek sektörlerini inceliyor. Örneğin, yiyecek-içecek sektöründe dijital bilgilerin dağıtım kanalları ve tedarik zinciri içerisinde yukarı ve aşağı yönlü akışı, aşırı sipariş ve aşırı üretime karşı kalkan oluşturacak şekilde arz ile talebin birbirlerini daha iyi karşılamalarına yardımcı oluyor. İlaç sektöründe ise dijitalleşme ve veri analizi, ilaç fabrikalarının genel olarak maruz kaldığı yüksek iş kaybı sürelerini azaltabiliyor. Dijitalleşme Verimlilik Primi, yalnızca bir üreticinin üretim teknolojisini yeni nesil dijitalleşmiş sistem ve donanımlar ile değiştirmesi durumunda hayata geçirilebilir. Üreticilerin dijital dönüşümü sürdürülebilir biçimde hayata geçirebilmeleri için teknolojik platformları ve Endüstri 4.0’ın getirdiği yeni anlayışı devreye almak amacıyla uzman finansman teknikleri geliştirildi. Söz konusu teknikler, şirketlerin sözü edilen yeni olanaklar getiren bu teknolojinin maliyetini karşılamak için dijitalleştirilmiş donanımın gelecekteki avantajlarından faydalanmalarına olanak tanıyor. Makale, finansal kiralama (leasing) kullanıma göre ödeme, teknoloji yükseltme finansmanı, sonuca göre ödeme ve daha fazlasını içeren finansman yöntemlerini inceliyor. Bu yöntemler tek bir parça dijitalleştirilmiş donanımın satın alınmasından yeni bir fabrikanın tamamının finansmanına kadar geniş bir yelpazedeki gerekliliklere hitap ediyor.
Siemens Finansal Kiralama A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Aydın Yusufoğlu konu ile ilgili görüşlerini şu şekilde aktardı: “Siemens Finansal Kiralama olarak, sadece dijitalleştirilmiş teknolojiye erişimi sağlamakla kalmıyor, bu teknolojinin pratikte nasıl hayata geçirileceği konusundaki uzmanlığımızla da müşterilerimize yardımcı oluyoruz. Finansman çözümlerimizle üreticilerin son teknolojiye erişmelerini ve Dijitalleşme Verimlilik Primin’den yararlanmaya başlamalarını sağlıyoruz.”